Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanı Vedat Alım, TBMM Genel Heyetinde, Bakanlığının 2023 yılı bütçesi üzerinde yaptığı konuşmada, kamu çalışanlarına yönelik toplu kontratta enflasyonun tesirlerinden muhafazaya yönelik unsurların yer aldığını, beslenmeden yakacak yardımlarına kadar düzenlemeleri hayata geçirdiklerini söyledi.

3600 ek gösterge konusunda yasal bir düzenlemeye gidildiğini anımsatan Alım, “Başlangıçta 4 meslek kümesini kapsıyordu. Biz onu genişlettik, yaklaşık 6 milyona çıkardık. Bu, Türkiye’nin son yıllarda yaptığı en esaslı toplumsal düzenlemedir” halindeki değerlendirmesini paylaştı.

Bu düzenlemenin daha fazla genişletilmesine yönelik taleplere değinen Alım, “O mevzuda bizim gündemimizde. Onunla ilgili de bir çalışmayı yapıyoruz. Ümit ediyorum onu da Meclisimize takdim edeceğiz” dedi.

Bu yıl minimum fiyatta aritmetik olarak yüzde 80’in üzerinde bir artış yapıldığını anlatan Alım, “Enflasyon o kadar tahripkar bir hale gelmiştir ki enflasyon karşısında taban fiyatın gerçek kıymeti gerilemiştir. Bunun için bugün tekrar taban fiyatla ilgili görüşmelerimiz başladı, sürüyor. Personel ve patron sendikalarımız ile bizim oturduğumuz üçlü masada bu görüşmeler devam ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.

“Türkiye’de çalışanların içerisinde minimum ücretlilerin oranının yüzde 38”

Bakan Alım, taban fiyat konusunda yaptırdığı çalışmaya değinerek, “Ortalama kamuoyu beklentisi çok yüksek, 8 bin lira üzerinde çıktı. Patronların beklentisi 7 bin lira civarında çıktı. Minimum fiyat dışında fiyat alan personeller için olması gereken sayı 7 bin-7 bin 500 lira çıktı. Ancak taban ücretlilerde Türkiye ortalamasının bahsediyorum, 3 büyükşehirde farklı, o da 7 bin 600 lira çıktı. Demek ki ateş düştüğü yeri yakıyor, taban fiyatla çalışan personeller, Türkiye’nin her tarafında, 3 büyükşehirde daha yüksek, farklı fiyat seviyelerini bekliyorlar” diye konuştu.

Asgari fiyat fiyatına ait konuşulan birtakım sayılar olduğunu hatırlatan Alım, “Komisyon çalışmalarını sürdürürken bir sayı söylem etmem zati yakışık almaz” tabirini kullandı.

Türkiye’de çalışanların içerisinde minimum ücretlilerin oranının yüzde 60 değil, yüzde 38 civarında olduğunu bildiren Alım, şunları kaydetti:

“O da küçümsenecek bir sayı değildir. Onu ciddiye almamız lazım. Bu bize şunu gösteriyor, taban fiyat düzenlemesi yalnızca taban ücretlileri ilgilendiren bir mevzu değildir. Minimum fiyat düzenlemesinin bir öteki işlevi var. Biz minimum fiyatta önemli bir düzenleme yaptığımız vakit bütün ücretlilerin aldıkları fiyat seviyeleri taban fiyata nazaran farklılaşıyor ve üste gerçek tırmanıyor. Hasebiyle minimum fiyat siyaseti tıpkı vakitte öbür fiyatları belirleyen, düzenleyen bir tesir yaratmaktadır. Biz minimum fiyatı ne kadar gerçekçi bir sayıyla belirlersek taban fiyata yakın çalışan, çalıştırılan işçilerin fiyatları de üste yanlışsız çıkacaktır. Bu, çalışanlar, ücretliler lehine bir tesir yaratmaktadır.”