Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, 1915 Çanakkale Köprüsü Lapseki Şantiye Alanı’nda gazetecilere açıklamada bulundu. Karaismailoğlu, bakanlığının hayata geçirdiği tüm projelerin Türkiye’nin geleceğinde büyük hisse sahibi olmasının gururunu taşıdığını söyledi.

Projelerinin, yapıtlarının ve hizmetlerinin, Türkiye Yüzyılı’na sağlam adımlarla ilerleyen hoş vatanın yolunu açtığını söz eden Karaismailoğlu, şöyle konuştu:

“Son 20 yılda ulaştırma ve bağlantı alanında kaç başarılara imza attık. 1915 Çanakkale Köprüsü üzere birçok dev yapıtı ülkemizin ticaretine, turizmine kazandırdık. Hiç elbet 1915 Çanakkale Köprüsü ve Malkara-Çanakkale Otoyolu da bakanlığımız tarafından hayata geçirilen en müstesna projelerinden biridir. Ülkemize sağladığı ve sağlayacağı yararların yanı sıra dünyanın hizmetine sunduğumuz bir mühendislik başarısıdır. Ülkemizin, yetişmiş insan gücümüzün yüz akıdır. Feribotla 30 dakika sürmesi gerekirken, kuyruklar nedeniyle yahut denizin ve havanın müsaade ettiği vakitlerde birden fazla vakit saatler süren Çanakkale Boğazı’ndan geçiş, artık 6 dakikada tamamlanıyor. 100 kilometre uzunluğundaki Malkara-Çanakkale otoyolumuz sayesinde, eski yola göre yolumuz 100 kilometre kısaldı. Köprümüzün Ege’ye ve Akdeniz’e açılan kapısı Ayvacık-Küçükkuyu yolu ile Troya-Assos tünellerini de hizmete açarak Çanakkale ve Ege’ye ulaşımın lojistik kara yolu altyapısını güçlendirdik.”

Bakan Karaismailoğlu, Çanakkale’nin güneyinde, bilhassa yaz aylarında ağırlaşan Kazdağları trafiğini düzenlemek için Ayvacık-Küçükkuyu ortasında kalan kısmı de bölünmüş yol haline getirdiklerini vurguladı. Trafiğin inançlı hale gelmesiyle kavuşmaların hızlandığını anlatan Karaismailoğlu, şunları kaydetti:

“Yol gerilimi bitti yerine konfor geldi, huzur geldi. Çanakkale-İzmir ve Çanakkale-Balıkesir Yolu’nda bölünmüş yol bütünlüğü sağlayan Ayvacık-Küçükkuyu Yolu ve Troya-Assos tünellerini inşa ettik. Böylelikle onlarca keskin virajı barındıran Kazdağları’nı şoförlerin dehşetli düşü olmaktan çıkardık. Ulaşım mühletini 50 dakikadan 5 dakikaya indirdik. Bundan bu türlü Kazdağları’nın eşsiz tabiatı, pak havası korunacak, Çanakkaleliler, yerli yabancı turistler ve nakliyeci vatandaşlarımız da yolun konforundan ve tabiatın hoşluklarından yararlanacak.”

“Teknik özellikleri ile enlerin, birincilerin ve rekorların projesi”

Karaismailoğlu, 1915 Çanakkale Köprüsü’nün mimari tasarımı ve teknik özellikleri ile enlerin, birincilerin ve rekorların projesi olduğuna değinerek kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Ülkemizin simge yapılarından birine dönüştü. 2 bin 23 metre orta açıklığı ile dünyanın en uzun orta açıklıklı asma köprüsünde bulunuyoruz. Doğal bu bize sadece mühendislik başarımızı anlatmıyor. Cumhuriyetimizin kuruluş yılı olan 1923 tarihine ve bu uğurda şehit olan ecdadımıza hürmetimizi da lisana getiriyor. Tıpkı vakitte, gençlerimize sunacağımız aydınlık Türkiye için 2023 vizyonumuza da vurgu yapıyor. Çanakkale Köprümüz, toplam geçiş uzunluğu 4 bin 608 metreye ulaşmaktadır. Köprümüzün bir öbür değerli özelliği de dünyada ikiz tabliye olarak tasarlanan ender asma köprülerden biri olmasıdır. Köprümüzün 318 metrelik çelik kuleleri de Çanakkale Deniz Zaferi’nin kazanıldığı 18 Mart 1915’e birer hürmet nişanıdır. Kulelerinin kırmızı beyaz rengi al bayrağımızı temsil etmektedir. Şu anda daima bir arada tarihi bir ana tanıklık ediyoruz. 318 metrelik kulelerin üzerine yerleştirilen 16 metrelik mimari emelli top mermileriyle 1915 Çanakkale Köprüsü, dünyanın en yüksek kulelerine sahip asma köprüsü olarak da tarihe geçmiştir. 75 ton tartısında ve 4 modülden oluşan çelik top mermisi figürü ile kule yüksekliği 334 metreye ulaştı.”

Çanakkale Savaşı’nın kahramanlarından Seyit Onbaşı’yı unutmanın mümkün olmadığını vurgulayan Karaismailoğlu, Seyit Onbaşı’nın top mermilerini insanüstü bir güçle sırtlayarak kundağına yerleştirmeyi başardığını ve Birleşik Krallık’a ilişkin Ocean Zırhlısı’nı dümenden vurarak denetimden çıkmasına, bir mayına çarpıp batmasına sebep olduğunu anımsattı.

Bakan Karaismailoğlu, köprüdeki kelam konusu bu top mermilerinin sıradan figürler olmadığına değinerek şöyle devam etti:

“Seyit Onbaşımıza bu vatanı emanet ettiği gelecek kuşaktan de bir selamdır. 1915 Çanakkale Köprüsü ile Çanakkale’miz de ülkemiz ulu tarihine ve Türkiye Yüzyılı’na yaraşır bir yapıta kavuştu. Vatan şairi Mehmet Akif’in ‘Var mı ki dünyada eşi’ dediği Çanakkale Destanı’nın anısına yakışacak bu emsalsiz abide hepimiz için bir gurur vesilesidir. İmal çalışmalarında gösterilen üstün muvaffakiyetle projemiz, kontrat tarihinden 1,5 yıl evvel tamamlandı. Bu sayede 628 milyon avro tasarruf elde ettik. Yalnızca bu proje dahi kamu-özel işbirliğiyle yapılan yap-işlet-devret projelerinin ülkemize, milletimize büyük yararlarının kıymetli bir örneğidir. Günlük sığ siyasi tartışmaların tersine, vizyon sahibi olmayı gerektiren, Ulaştırma ve Lojistik Master Planı çerçevesinde hayata geçirdiğimiz ulaştırma ve altyapı çalışmalarımızla 2053 vizyonumuzun ve Türkiye Yüzyılı’nın altyapısını, özcesi Türkiye’nin, gençlerimizin aydınlık geleceğini şimdiden hazırlıyoruz. 1915 Çanakkale Köprüsü vatan ve millet sevgisinden mahrum, cet mirasına sahip çıkmayı beceremeyenlere yeni Türkiye’nin iletisidir. Ecdadımıza hürmet, geleceğimize armağandır. Sayın Cumhurbaşkanı’mızın liderliğindeki bizlerin; milleti için yatırım yapmaya, hizmet getirmeye, Türkiye’yi muasır medeniyetler düzeyinin de üzerine taşımak için hiçbir pürüz tanımayacağının, Türkiye’nin bölgenin başkan ülkesi olacağının, en büyük göstergesidir.”

1915 Çanakkale Köprüsü’nün ayaklarının deniz düzeyinden 318 metre yüksekte olduğunu hatırlatan Karaismailoğlu, şunları kaydetti:

“Bugünkü Seyit Onbaşı’nın top mermileriyle birlikte 334 metreye köprümüzün deniz düzeyi üzerindeki yüksekliğini çıkartıyoruz. Fakat deniz düzeyinin altındaki kesonların da bulunduğu derinlik ve alttaki kazık uzunluklarını da hesaba kattığımızda toplamdaki yapısal yüksekliğimiz 418 metreye kadar ulaşmaktadır. Dünyanın en yüksek köprüsü, en geniş açıklıklı köprüsü ve imalinde tam 30 bin çalışma arkadaşımızın bulunduğu, bunun da yüzde 10’undan fazlasının mühendis olarak çalıştığı çok değerli bir yapıtı ülkemizi dünyaya kazandırmanın gururunu yaşıyoruz. Bugün de Seyit Onbaşı’nın top mermilerinin, sembolik mermilerin montajını tamamladık. Onları bugün hizmete almanın gururunu yaşıyoruz.”